Fransa'nın güneyinde yer alan Provence bölgesi, Rönesans'ın izlerini taşıyan tarihi şehirleri, antik kalıntıları, doğal güzellikleri ve ünlü gastronomisi ile turistlerin ilgi odağı haline geliyor. Rönesans döneminin mimari yapılarını görmek, antik Roma kültürüne tanıklık etmek ve geleneksel Fransız lezzetlerini tatmak için Provence bölgesi mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer.
Bölgede yer alan tarihi şehirlerden bazıları Avignon, Arles, Aix-en-Provence, Marseille, Orange ve Gordes. Bu şehirlerin her biri, kendine özgü mimari yapısı, antik kalıntıları, müzeleri, sanatsal atmosferi ve doğal güzellikleri ile turistlerin ilgisini çekiyor.
Ayrıca, Les Baux-de-Provence ve Isle-sur-la-Sorgue gibi birçok güzel köy de bölgede yer alıyor. Böylece, Provence bölgesinde gezinirken tarihi şehirlerin yanı sıra, bölgenin doğal güzellikleri ve antik köyleri de keşfedilebiliyor.
Fransa'nın güneyinde yer alan Provence bölgesinde seyahat edenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken tarihi şehirlerden biri, Avignon'dur. Hem kültürel hem de tarihi açıdan oldukça zengin olan şehir, Papalık sarayı, kiliseleri ve tarihi meydanları ile ünlüdür.
Avignon'da yer alan en özel yapı, dünyanın en büyük Gotik yapısı olan Papalık Sarayıdır. Fransa'da inşa edilen en eski Gotik saray olma özelliği taşıyan Papalık sarayı, tarihi atmosferi ile ziyaretçileri etkiler. Ayrıca, Avignon Üniversitesi'nin bulunduğu antik kiliseler ziyaret edilebilecek yerlerden biridir.
Ayrıca, Avignon'da yer alan tarihi meydanlar, şehrin dokusunu oluşturan diğer önemli yapılardır. Place de l'Horloge, Avignon'un kalbinde yer alan ana meydandır ve turistlerin uğrak noktasıdır. Ayrıca, meydanın çevresinde birçok restoran, kafe ve mağaza yer alır.
Avignon'un ortasında yer alan köprü Pont Saint-Bénézet de turistlerin ziyaret ettiği diğer önemli bir yapıdır. 1177 yılında inşa edilen köprü, içinde yer alan şapeli ve tarihi anıları ile ziyaretçilere tarihi bir yolculuk yapma imkanı sunar.
Avignon'un tarihi meydanlarından biri olan Place Pie, tarihi bir pazar yeridir. Leaden Harikalar Dükkânı, tasarım ürünler satan dükkânlar ve yerel ürünlerin satıldığı mağazaları ile meydan, turistler için ilginç bir alışveriş deneyimi sunar.
Avignon'a gidip Papalık Sarayı ve tarihi meydanlarına bakmadan dönmemek gerektiğini unutmamak gerekir.
Provence bölgesinin en büyüleyici şehirlerinden biri olan Arles, ünlü sanatçı Vincent Van Gogh'un yaşam ve sanat hayatının yoğunlaştığı yer olarak biliniyor. Bu nedenle, sanatseverler tarafından ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Ancak, sadece Van Gogh'un eserlerine değil, aynı zamanda şehirde bulunan antik kalıntılara kadar birçok turistik nokta sunmaktadır.
Arles'te ziyaret edilebilecek en ünlü yerlerden biri, tiyatro, arenalar ve yıkıntıların yanı sıra Musée de l'Arles Antique gibi pek çok müzenin yanı sıra antik kalıntıların yer aldığı Arles antik kalıntı parkıdır. Ancak, Arles sadece antik yapıları ile değil aynı zamanda sanatsal atmosferi ile de ünlüdür. Şehirde günümüz sanat müzelerinin yanı sıra sokak sanatçılarının performansları ve sanatsal etkinlikler de düzenlenmektedir.
Bunun yanı sıra, Arles'te Nuits de Fourvière festivaline ev sahipliği yapan antik Roma amfitiyatrosu da turistlerin ilgisini çeken bir yerdir. Arles aynı zamanda, ünlü sanat eserlerine ev sahipliği yapan Fondation Vincent Van Gogh gibi ünlü sanat galerilerini de bünyesinde barındırmaktadır. Şehirde ziyaretçiler, yemeklerinde kullanabilecekleri yerel zeytinyağları, reçeller ve şaraplar gibi lezzetleri özellikle ilgiyle karşılarlar.
Arles'te yer alan antik Roma amfitiyatrosu, Nuits de Fourvière festivalinde yapılan performans ve etkinliklere ev sahipliği yapmasıyla birlikte turistlerin ilgisini çekmektedir. İki katlı ve taş yapımı olan amfitiyatro, yüzyıllar boyunca sağlam bir şekilde korunarak günümüze kadar gelebilmiştir.
Amfitiyatro, M.S. 90 yılında inşa edilmiştir ve yaklaşık 20 bin kişilik bir seyirci kapasitesine sahiptir. Antik Roma döneminin önemli yapılarından biri olan amfitiyatro, bugün de önemini koruyarak Arles şehrinin simgelerinden biri olmuştur.
Antik Roma'nın inşa ettikleri yapıların güzelliği ve sağlamlığı, günümüze kadar ulaşarak turistlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Arles'de yer alan amfitiyatro, bu yapıların en önemlilerinden biri olmasıyla birlikte, Fransa'nın kültürel mirasına da önemli bir katkı sağlamaktadır.
Aix-en-Provence, Fransa'nın kültürel zenginlikleriyle dolu Provence bölgesinde yer alan Rönesans dönemine ait mimari yapılar, müzeler ve şirin sokakları ile ünlü bir şehirdir. Aix-en-Provence, özellikle Gastronomi alanında sunduğu lezzetler ile de unutulmaz bir tatil deneyimi sunar.
Aix-en-Provence'in en turistik meydanları arasında yer alan Rotonde Meydanı, farklı kafeler, restoranlar ve mağazalar ile ziyaretçilerine keyifli bir alışveriş ve yeme-içme deneyimi sunar. Ayrıca, Meydan'da yer alan çeşitli binaların mimarisi ve heykelleri de ilgi çekici bir yapıya sahiptir.
Aix-en-Provence'de yer alan müzeler, tarihi ve sanatsal değerleri koruyarak ziyaretçilerine o döneme ve kültüre ait bir deneyim yaşatmak amacıyla tasarlanmıştır. Paul Cézanne Müzesi, Zamanın Kalanlar Müzesi ve Granet Müzesi, Aix-en-Provence'de görülmesi gereken sanat müzelerinden bazılarıdır.
Ayrıca Aix-en-Provence, özellikle trüf ve balık yemeklerinin yanı sıra, dünya çapında ünlü şarapları ile de gastronomi turizmi açısından son derece zengin bir şehir olarak karşımıza çıkıyor. Bouillabaisse çorbası ve socca, yöresel lezzetleri ile ziyaretçilerin ilgisini çeken yemekler arasında yer alıyor.
Aix-en-Provence'in en turistik meydanlarından biri olan Rotonde Meydanı, Provence bölgesinde mutlaka görülmesi gereken yerlerdendir. Meydan, çeşitli kafeler, restoranlar ve mağazalarla dolu olan yolcuların ilgisini çekiyor. Şehrin merkezi bir bölgesinde yer alan meydan, Aix-en-Provence'in tarihi dokusunu yansıtan yapılara da ev sahipliği yapar.
Rotonde Meydanı'nın en önemli özelliklerinden biri, 1923 yılında inşa edilmiş olan çeşmesidir. Meydanın ortasında yer alan çeşme, görkemli yapısı ve işçiliği ile ziyaretçileri kendine hayran bırakır.
Bununla birlikte, Rotonde Meydanı, Aix-en-Provence'deki turistik yerlerin yanı sıra alışveriş merkezi olarak da önem taşır. Meydanda yer alan mağazalar ve butikler, yerel el işi, hediyelik eşya ve moda ürünleri sunar. Ayrıca, meydanda yer alan restoranlar ve kafeler, ziyaretçilerin yerel yemeklerini tadabilecekleri harika lezzetler sunar. Rotonde Meydanı, doğal güzellikleri, tarihi mimarisi ve yerel yaşam tarzı ile turistlerin ziyaret etmek için iyi bir sebep olduğu yerlerden biridir.
Fransa’nın ikinci büyük şehri olan Marseille, hem tarihi dokusu hem de doğal güzellikleri ile turistlerin rağbet ettiği bir destinasyon olma özelliği taşıyor. Şehir, tarihi limanı ile oldukça ünlüdür. Liman bölgesinde yer alan kaleler ve antik yapılar, ziyaretçilerin tarihle iç içe bir seyahat deneyimi yaşamasını sağlıyor.
Çok sayıda müze, özellikle sanat müzeleri ile zenginleştirilmiş olan şehir, Sanat müzesi ve Arkeoloji Müzesi ile turistlerin kültürel beklentisine yanıt veriyor. Marseille gezisi sırasında, turistlerin mutlaka görmesi gereken yerlerin başında Chateau d'If kaleleri geliyor. Alexandre Dumas'nın ünlü Monte Cristo Kontu romanının hikayesine de ev sahipliği yapmış olan kale, tarih sever ler tarafından oldukça rağbet görüyor.
Eski sokakları, dar labirent gibi sokakları, güzel doğasının yanı sıra canlı ve hareketli gece hayatı ile turistlerin beğenisini kazanıyor. Marseille gezisi sırasında Notre-Dame de la Garde Kilisesi, Vélodrome Stadyumu, Canebière Caddesi ve Longchamp Caddesi gibi çekicilikleri ile de turistlerin uğrak noktası oluyor.
Şehirde çok sayıda farklı lezzete rastlanır. Özellikle, soslu deniz ürünleri, mezeler, şaraplar, cassoulet ve bourride gibi yöresel yemekleri turistlerin tadım deneyimlerini zenginleştirir. Ayrıca, şehrin sokak pazarları, yerel tarım ürünleri ve el işleri ile doludur.
Sonuç olarak Marseille, geniş bir yelpazede zengin bir kültürel ve gastronomik zenginlik sunar. Özellikle tarih ve sanat meraklıları tarafından sıklıkla tercih edilen şehir, tarihi yapısı, güçlü kültürü ve güzel doğası ile en ünlü turistik destinasyonlar arasında yer alıyor.
Marseille'in tarihi kalıntıları arasında yer alan Chateau d'If, Provence bölgesinde görülmesi gereken noktalardan biridir. XVI. yüzyılda hapishane olarak kullanılmış olan kale, Alexandre Dumas'ın ünlü Monte Cristo Kontu romanında da yer almıştır. Bu popüler roman, birçok insanın ilgisini çekerek kaleye ilginin artmasına neden olmuştur.
Chateau d'If, turistlerin uğrak noktası haline gelmesindeki en büyük etkenlerden biri, manzarasıdır. Akdeniz'in turkuaz rengi eşliğinde manzarası enfes olan kale, ziyaretçilerine unutulmaz anılar sunar. Bunun yanı sıra, kalede yapılan turlar ve etkinlikler de turistlerin ilgisini çeken unsurlardandır.
Aynı zamanda, Chateau d'If, tarihi anlamda da oldukça önemlidir. Kale, Fransız tarihinin önemli olaylarına da ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde yapılan restorasyon çalışmaları, kaleyi eski görkemli günlerine geri döndürmüştür. Bu nedenle, Chateau d'If, Provence bölgesindeki turistik noktalar arasında en ilgi çekici yerlerden biridir.
Provence bölgesinin en güzel köylerinden biri olan Les Baux-de-Provence, doğal güzellikleri, antik tarihi ve kültürel zenginlikleri ile sizi kendine hayran bırakacak. İkonik bir ortamda bulunan bu köy, ziyaretçilerine görülecek çok sayıda ilgi çekici yer sunuyor.
Les Baux-de-Provence'ın şirin taş sokaklarını keşfedebilirsiniz. Bu yapısı, 1000 yıldır ayağa kalkmış olan tarihi binaları ile tam bir manzara sunmaktadır. Köyün dar sokakları, kuytu köşeleri ve antik taş binaları, sizi Orta Çağ’a doğru götürecek. Aynı zamanda sokaklarda dolaşırken, küçük mağazalarında keyifli alışveriş yapabilirsiniz.
Ayrıca, köyün eski şatoları ve antik kaleleri, tarihi yerleri incelemenizi gerektirecek. Köyün tepesinde 10. yüzyılda yapılmış olan Château des Baux, Fransa'nın en ünlü şatolarından biridir. Tarihi kalıntılarla dolu olan bu kale, zengin bir geçmişi yansıtan antik savaş makineleri ve büyüleyici bir manzaraya sahiptir.
Les Baux-de-Provence, ayrıca unutulmaz bir doğal manzara sunan birçok aktiviteyi de içeriyor. Van Gogh gibi birçok ünlü sanatçı burayı ziyaret ederek, doğanın güzelliğini resimlerine yansıtmıştır. Provence güneşinin altında keyifli bir yürüyüş yapabilir, doğal güzellikleri keşfetmek için bisiklete binebilirsiniz. Ayrıca Carrières de Lumières adlı resepsiyon alanı, doğal mağaraların sanatsal bir şekilde aydınlatılmış halidir. Burada farklı temalara sahip görsel şovlar ve dijital sanat sergileri ziyaretçilere sunulmaktadır.
Provence'nın tarihi şehirlerinden biri olan Les Baux-de-Provence'da bulunan Carrières de Lumières, bir kireç taşı ocağına yapılan ilginç bir sanat galerisidir. Bu galeri, doğal olarak oluşan devasa taş duvarların içerisine yerleştirilmiş projektörler sayesinde, ziyaretçilerine büyüleyici görsel bir şölen sunuyor.
Bu sanat galerisi, her yıl farklı temalar ve görsellerle ziyaretçilerini cezbediyor. Örneğin, Vincent van Gogh'un resimlerinin projekte edildiği bir seans sırasında, galeri içindeki tüm alan boyunca ünlü sanatçının resimlerinden esinlenen müzik eşliğinde gezebilirsiniz.
Artık çok popüler olan bu yerde, görülmeye değer birçok farklı sergi mevcut. Carrières de Lumières galerisi, Provence bölgesinin tamamında yıllık festival ve etkinliklerden birine ev sahipliği yapmaktadır.
Sanatın hayat bulduğu bu mistik yer, mistik atmosferi, tarihle iç içe geçmiş dokusu, ve kendine özgü güzellikleri ile ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.
Provence, Fransa'nın güneyinde tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeken bir bölgedir. Bu bölgeyi keşfetmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmeleri gereken yerler arasında Orange bulunur. Tarihi tiyatrosu, Roma kalıntıları ve müzeleri ile ünlü olan Orange, antik Roma kültürünün izlerini taşıyan şehirlerden biridir.
Orange, M.Ö. 1. yüzyılda inşa edilen antik tiyatrosu ile ünlüdür. Tiyatro, Provence bölgesinin en iyi korunmuş antik yapıları arasındadır ve yıl boyunca tiyatro, müzik ve dans etkinliklerine ev sahipliği yapar. Ayrıca, tiyatro yakınlarında yer alan Musée d'Orange'da, antik Roma dönemine ait birçok eser ve kalıntı sergilenmektedir.
Ayrıca, Orange'da antik kalıntılar dışında da görülmeye değer yerler bulunur. Şehir, Notre-Dame de Nazareth kilisesi, Roma kapısı ve Ciro II'nin zaferine atıfta bulunan Arc de Triomphe gibi tarihi yapıları ile turistlerin ilgisini çeker.
Orange aynı zamanda, Lavanta Festivali'ne ev sahipliği yapmaktadır. Bu festival, Provence bölgesindeki lavanta tarlalarının rengarenk görüntülerine hayran olan birçok ziyaretçiyi çekmektedir. Ayrıca, festivale katılan ziyaretçiler, lavanta temalı ürünleri satın alabilir veya lavanta kokulu lezzetli yemekleri tadabilirler.
Bu nedenlerden dolayı Orange, Provence bölgesinde keşfedilmesi gereken önemli bir şehirdir. Tarihi tiyatrosu, antik kalıntıları ve festivalleri ile turistleri kendine çeker.
Tiyatro Antique, Orange şehrinde bulunan antik bir tiyatrodur. M.Ö. 1. yüzyılda inşa edilen bu tiyatroya, dünyanın en iyi korunmuş Roma tiyatroları arasında yer almaktadır. Bu tarihi yer, yıl boyunca tiyatro, müzik ve dans etkinliklerine ev sahipliği yapar.
Tiyatro Antique, tarihi mimarisi ve konumu nedeniyle Provence bölgesinin en önemli turistik yerlerinden biridir. İhtişamlı sahnesi ve tiyatro kompleksi, performansların unutulmaz deneyimlere dönüşmesini sağlar. Mimarisi ve çevre manzarası, buradaki etkinlikleri daha da özel hale getirmektedir.
Tarihi tiyatroyu gezmek ve buradaki etkinliklere katılmak, bir ziyaretçinin Provence'da yapabileceği en keyifli aktivitelerden biridir. Antik yapı ve modern sanatın harika birleşimi ile Tiyatro Antique, Provence bölgesinin kültürel çeşitliliğinin en iyi örneklerinden biridir.
Provence bölgesinin en güzel köylerinden biri olan Gordes, Fransa'nın doğal güzelliklerini ve tarihi mimarisini bir araya getiren enfes bir yer. Köyde bulunan tarihi taş evler, sokaklarındaki müzeler ve manzarası turistleri özellikle cezbediyor.
Gordes'in en ilginç özelliklerinden biri, tarihi yapılardan bazılarının kaya şekillerine olağanüstü uyum göstermesidir. Köy, Provence bölgesinin en zengin tarihi yerlerinden biri olmasına rağmen, doğal güzelliklerinden ödün vermeden korunabilmiştir.
Gordes, ayrıca turistlerin keyifle vakit geçirdiği birçok kafeterya, restoran ve dükkanlarla doludur. Köyün dağlarının arasında kurulmuş olması, turistlere büyüleyici manzaralar sunmaktadır.
Gordes'te Gezilecek Yerler | Açıklama |
---|---|
Château de Gordes | Gordes Kalesi |
Moulin de Véroncle | Köyde bulunan rüzgar değirmenleri |
Bories köyü | Gordes'e yakın antik bir köy |
Gordes, Provence bölgesindeki diğer şehirler ve kasabalara oldukça yakın bir konuma sahiptir. Bu nedenle, bölgede seyahat eden turistlerin rotalarında sık sık yer almaktadır. Provence bölgesindeki tatillerinde hem tarihi hem doğal güzellikleri keşfetmek isteyen herkesin Gordes'i ziyaret etmesi gerekmektedir.
Gordes, Provence bölgesinde yer alan en güzel köylerden biridir ve buraya yakın bir mesafede Bories köyü yer almaktadır. Antik bir köy örneği olarak ziyaretçilerin ilgisini çeken Bories köyü, 18. ve 19. yüzyılda inşa edilmiş birçok taş ev ve yapının yer aldığı bir köydür.
Bu köy, taşları bir arada tutmak için özel bir teknik olan "kuru taş duvarcılığı" ile inşa edilmiştir. Bu geleneksel teknik, Gordes bölgesindeki birçok evin de yapımında kullanılmaktadır.
Bories köyünde, turistlerin ziyaret edebileceği birçok yapının yanı sıra, köyün tarihini ve kültürünü anlatan müzeler de bulunur. Ayrıca, çevredeki doğal güzellikleri keşfetmek isteyen ziyaretçiler için yürüyüş rotaları da mevcuttur.
Fransa'nın Provence bölgesinde yer alan Isle-sur-la-Sorgue, kanalları ve antik köprüleri ile tanınan bir şehir. Şehir, özellikle doğal güzelliği ve tarihi binaları ile ziyaretçileri kendine çekiyor.
Isle-sur-la-Sorgue, şirin bir kasabaya benziyor. Geleneksel sokakları, kafeleri ve restoranları ile turistlerin gözdesi olmayı başarıyor. Şehrin en ünlü özelliklerinden biri, Sorgue Nehri'dir. Nehir, çevresindeki evleri ve doğal güzellikleri ile ünlüdür. Şehir merkezine girdiğinizde, antik köprüyü göreceksiniz. Bu köprü, tarihi yerleri keşfederken keyifli bir yürüyüş deneyimine imkan sunuyor. Hem köprü hem de nehir, birçok turistin fotoğraf çekmek için adeta yarıştığı bir yer.
İşlek pazar yerleri, antik dükkanlar ve butikleri ile Isle-sur-la-Sorgue, alışveriş yapmak isteyenler için de popüler bir yerdir. Ayrıca, fiyat aralığı geniş olan geleneksel pazarları ile de ünlüdür.
Isle-sur-la-Sorgue, eski Orta Çağ kiliseleri ve güzel bahçeleri ile de zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Turistler, bu mirasın keyfini çıkarmak için şehirdeki tarihi yerleri ziyaret etmekten keyif alıyorlar.
On yıllardır, Isle-sur-la-Sorgue'un popüler bir festivale ev sahipliği yaptığı Festo Vierginenco adlı etkinlikle, turistlerin ziyaretlerinin sayısı daha da artmaktadır.
Sonuç olarak, Isle-sur-la-Sorgue, tarihi köprüleri ve su kanalları ile ünlü bir şehirdir ve doğal güzelliği, tarihi binaları ve alışveriş imkanları ile de dikkat çekmektedir.
Isle-sur-la-Sorgue'de gezilecek yerler arasında yer alan Antik Köprü, XIII. yüzyılda inşa edilmiştir. Köprünün yapımında kullanılan taşlar, bölgedeki diğer tarihi yapılar gibi oldukça kalitelidir. Köprünün mimari yapısı da oldukça ilginç ve estetiktir. Antik Köprü, tarihi atmosferi seven gezginler tarafından mutlaka ziyaret edilmelidir.
Köprü, Isle-sur-la-Sorgue'deki tarihi yapılardan biri olmakla birlikte, aynı zamanda doğal güzelliği ile de dikkat çeker. Köprünün üzerinden geçerken, su kanallarını ve rengarenk çiçekleri görülebilir. Köprünün etrafında yer alan kafelerde bölgenin yerel lezzetleri tadılabilir. Ayrıca, köprüden geçerken keyifli bir yürüyüş yapmak da mümkündür.
Köprü, bölgeye gelen ziyaretçiler için keyifli bir yürüyüş deneyimi sunar. Tarihi yerleri keşfetmek isteyenler köprünün yanı sıra, çevresinde yer alan antik yapılara da mutlaka göz atmalıdır. Isle-sur-la-Sorgue, Provence bölgesindeki en güzel köylerden biridir ve Antik Köprü de bu köyün en önemli turistik yerlerinden biri olarak gösterilmektedir.
Fransız Rivierası, Cannes, Nice ve Saint-Tropez'deki plajların ötesinde doğal güzellikleriyle sizi şımartacak. Sahilde yürüyüş yapın ve tarihi binaları keşfedin. Göz kamaştırıcı manzaralarıyla, Fransız Rivierası sizleri bekliyor. …
Provence'nın deniz rüzgarı ve güneşi, şehir merkezine yakın plajlarında keyifli bir tatilin kapılarını aralıyor. Burada, su sporlarının tadını çıkarabilir, doğal güzellikleri keşfedebilir ve muhteşem manzaralarla kendinizi ödüllendirebilirsiniz. Hemen rezervasyon yapın ve unutulmaz anılarla dolu bir tatilin keyfini çıkarın! …
Seslerin Büyüsü Festivali, Türkiye'nin en önemli müzik etkinliklerinden biri! Bu festivalde, dünya çapında ünlü müzisyenlerin performanslarını keşfedecek ve büyüleyici bir müzik deneyimi yaşayacaksınız. Etkinliğin keyfini çıkarmak için hemen biletinizi alın! …