Paris, Fransa’nın başkenti olarak ünlüdür ve sanat dolu mekanlarıyla turistlerin ilgi odağı olmaya devam etmektedir. Şehirdeki turistik mekanlar arasında Eiffel Kulesi, Louvre Müzesi ve Montmartre öne çıkmaktadır. Bu mekanlar, Paris’in tarihini, kültürünü ve sanatını yansıtan yerlerdir.
Paris’in sembolü olan Eiffel Kulesi, şehirdeki en ünlü yapıdır ve turistlerin ziyaret ettiği ilk yerler arasında yer alır. Sabahın erken saatlerinde kuleye çıkarak Paris manzarasının keyfini çıkarmak için gereken tüm hazırlıkları yapmayı unutmayın.
Louvre Müzesi, dünyanın en büyük müzelerinden biridir ve Mona Lisa tablosuyla birlikte turistlerin Paris’te ziyaret etmek istediği yerlerden biridir. Müzenin popüler bir galerisi olan Venedik Kanalları Galerisi'nde Botticelli, Leonardo da Vinci ve Rembrandt’ın eserlerini görebilirsiniz. Mona Lisa'yı görebilmek için erken saatlerde kuyruğa girerek beklemeniz gerekebilir.
Montmartre ise Paris’in kuzeyinde yer alan sanatın kalbi olarak adlandırılmaktadır. Dünyanın en önemli sanatçılarından biri olan Van Gogh, burada yaşamıştır ve evi hala ziyaret edilebilir durumdadır. Montmartre’nin en bilinen yapısı olan Sacre Coeur Bazilikası, Paris’in sembol yapılarından biridir. Burada mimari açıdan oldukça dikkat çekici olan yapıyı ziyaret etmeyi ihmal etmeyin. Montmartre’nin diğer önemli mekanları ise renkli sokakları ve sanat galerileridir.
Paris'in sembolü olan Eiffel Kulesi, turistlerin ziyaret ettiği ilk yerler arasında yer alır. Fransız mühendis Gustave Eiffel'in tasarladığı bu çelik kulenin inşası 1887'de başladı ve tamamlanması 2 yıl sürdü. Günümüzde, turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler arasında olan Eiffel Kulesi'ni ziyaret edenler, zirvesinden Paris manzarası eşliğinde keyifli bir vakit geçirebilirler.
Eiffel Kulesi, 324 metre yüksekliğiyle Paris'in en yüksek yapılarından biridir. Turistlerin Eiffel Kulesi'ni ziyaretleri için en uygun saat sabahın erken saatleri olarak kabul edilir. Özellikle, kuleye güneş doğarken çıkıldığında Paris manzarası muhteşem olur. Günün erken saatlerinde sıra beklemek istemeyenler için biletleri çevrimiçi olarak önceden almak en uygun çözümdür.
Eiffel Kulesi'nin zirvesine ulaşmak için üç farklı asansör bulunur. Aynı zamanda, kulede küçük bir restoran da mevcuttur. Kuleye zirveden bakan bir manzarayla unutulmaz anılar biriktirmek isteyen turistlerin, Eiffel Kulesi'ne mutlaka uğraması gerekmektedir.
Dünyanın en büyük müzelerinden biri olan Louvre, sanat tutkunlarının gözdesidir. 38.000’den fazla eseri içinde barındıran müze, ziyaretçilerine yüzlerce yıl öncesine kadar uzanan sanat eserlerini sunar. Mona Lisa tablosuyla birlikte turistlerin Paris’te ziyaret etmek istediği yerlerden biridir.
Müzeyi ziyaret etmek için sabah erkenden kuyruğa girmek gerekebilir. Ayrıca, müzeyi rahatça gezmek için en az bir tam gün ayırmanız önerilir. Müzede öne çıkan eserler arasında, Venus de Milo, Antik Mısır eserleri, ve Fransız Sanatı galerileri yer alır.
Müzede, eserleri keşfederken gezilecek yer sayısı oldukça fazladır ve yolunuzu kaybetmeniz mümkündür. Bu sebeple, ziyaretinize başlamadan önce bir tur ya da harita almak yararlı olabilir. Ayrıca, müzeyi gezerken yorulduğunuzda, insanların oturarak dinlenebildiği ücretsiz dinlenme alanları da mevcuttur.
Paris’in en popüler turistik mekanlarından biri olan Louvre Müzesi, dünyaca ünlü eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Müzenin en popüler eserlerinden biri de Da Vinci’nin Mona Lisa tablosudur. Bu eser, müzenin en popüler eseridir ve her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilmektedir.
Mona Lisa, 16. yüzyılda Leonardo da Vinci tarafından yapılan ve tablonun ortasında yer alan gülümseyen kadın portresidir. Tablo, Rönesans sanatının en önemli eserlerinden biri olarak dünya çapında ün kazanmıştır.
Mona Lisa’yı ziyaret etmek isteyen turistler, müzede uzun kuyruklar beklemeyi göze almalıdır. Ancak, eseri görmek için beklemek her zaman değerlidir. Mona Lisa, etrafı camla kaplı bir vitrin içinde sergilenmektedir ve ziyaretçiler tarafından yakından görülebilir.
Eğer siz de Louvre Müzesi’ni ziyaret etmeyi planlıyorsanız Mona Lisa tablosunu görmeden müzeden ayrılmayın.
Paris’in turistik yerlerinden olan Louvre Müzesi içerisinde bulunan Venedik Kanalları Galerisi, Botticelli, Leonardo da Vinci ve Rembrandt’ın eserlerine ev sahipliği yapmaktadır. Kendine özgü atmosferi, sanatsal değeri ve tarihi ile turistlerin yoğun ilgisini çekmektedir. Bu galeri, Venedik Kanalları’ndan esinlenilerek tasarlanmış olup, tamamen ahşap bir yapıya sahiptir. Galeri içerisinde yer alan Botticelli’nin “Venus’un Doğuşu” ve Leonardo da Vinci’nin “İsa’nın Son Akşam Yemeği” gibi eserleri, ziyaretçilerin dikkatini çeken unsurlar arasındadır.
Sanatseverlerin mutlaka ziyaret etmeleri gereken Venedik Kanalları Galerisi, tarihi eserlerin yanı sıra sanatsal yönü ile de ziyaretçileri etkilemektedir. Giriş ücreti oldukça uygun olduğu için hem öğrenciler hem de yetişkinler tarafından sıklıkla ziyaret edilmektedir. Paris gezinize mutlaka dahil etmeniz gereken bu galeri, sizi sıradışı bir sanat deneyimi ile buluşturacaktır.
Sanatseverlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken Paris’in Montmartre bölgesi, sanatın kalbi olarak adlandırılmaktadır. Buradaki sokaklar, caddeler ve tarihi binalar sizi adeta bir sanat şölenine çağıracaktır. Montmartre, dünyanın en önemli sanatçılarından biri olan Van Gogh’un yaşamış olduğu eviyle de ünlüdür. Evinin önünde yer alan tabela, buranın Van Gogh yaşadı diye ünlendiğini göstermektedir.
Buraya gelen ziyaretçiler, Van Gogh’un yaşadığı evi gezmek adına uzun bir kuyrukta beklemek zorundadır. Ancak beklemeye değer. Çünkü burada sanatçının dehasını resimler üzerinde dikkatle inceleyebilir ve birçok eser hakkında bilgi edinebilirsiniz.
Bunun yanı sıra Montmartre, Sacre Coeur Bazilikası ile de ünlüdür. Sacre Coeur Bazilikası, mimarisi ve köklü tarihi ile Paris’in sembol yapılarından biridir. Ayrıca, Montmartre’nin renkli sokakları arasında dolaşırken sevimli kafelerde oturup, sanatçıların eserlerini inceleyebilirsiniz.
Sacre Coeur Bazilikası, Paris’in sembol yapılarından biridir ve Montmartre’nin en bilinen yapılarındandır. Yapımına 1875 yılında başlanan yapı, 1914 yılında tamamlanmıştır. Bazilika, Fransa-Prusya savaşının ardından Paris’teki ayaklanmaların ve baskıların sonucunda inşa edilmiştir. Bu nedenle bazilika, Fransa’nın milli şanını yüceltmek için yapılmıştır.
Basamaklı bir merdivenle çıkılan Montmartre Tepesi’nin zirvesinde bulunan bazilika, Paris’in en yüksek noktalarından biridir ve şehrin panoramik manzarasını sunmaktadır. Bazilikayı ziyaret ettiğinizde, harika manzaranın tadını çıkarmak için cam pencerelerden dışarıyı seyredebilirsiniz.
İlginç bir mimariye sahip olan Sacre Coeur Bazilikası, beyaz taşlardan yapılmıştır ve Fransız Romanesk ve Bizans mimarisiyle birleştirilerek yapılmıştır. Bu mimari tarz, bazilikayı benzersiz yapmaktadır ve turistler tarafından da oldukça ilgi görmektedir.
Eğer şanslıysanız ve Sacre Coeur Bazilikası’na gittiğinizde kilisedeki orgun konserine denk gelirseniz, Fransız kültürünün en güzel örneklerinden birini deneyimleyebilirsiniz.
Montmartre’nin en güzel yerlerinden biri olan Sacre Coeur Bazilikası, Paris’in sembol yapılarından biridir. Eğer Paris’e seyahat ederseniz, bu harika yapıyı mutlaka ziyaret etmeyi ihmal etmeyin.
Paris’in özellikle Montmartre bölgesindeki sanat galerileri, birbirinden farklı tarzlara ve ünlü sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapar. Galeriler, ziyaretçilerine Paris’in sanat dolu dünyasına ışık tutar. Montmartre, sanatın kalbi olarak adlandırılır ve bu unvana uygun bir şekilde, birçok yetenekli sanatçıya ev sahipliği yapar.
Bu renkli bölgedeki sokaklar, küçük sanat galerileri, atölyeler ve artistik butikler ziyaretçilerin keşfetmesi için idealdir. Geleceğin ünlü sanatçılarından bazılarını bile burada keşfedebilirsiniz.
Montmartre’deki en ünlü sanat galerilerinden biri, Espace Dali’dir. Bu galeri, salvador dali gibi ünlü sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapar. Galeride, 2.000 eser bulabilirsiniz. Ayrıca, Montmartre bölgesindeki diğer galerileri keşfetmeniz, sanat dolu Paris’in zenginliği hakkında daha kapsamlı bir fikir edinmenizi sağlayacaktır.
Provence'nın yemek tutkusu, dünyaca ünlü Michelin yıldızlı restoranları ve geleneksel mutfakla birleşiyor. Provence'nın lezzet yolculuğuna katılın ve kendinizi muhteşem tatlarla şımartın. …
Tarih ve Büyü Fransa'nın Şatolarında Yolculuk, Fransa'nın en görkemli şatolarını keşfetmek için bir davet! Tarihin tozlu sayfalarında kaybolmaya hazır mısınız? Bu kitap, sizi büyüleyici bir yolculuğa çıkaracak! …
Lavanta vadileri, renkleri ve hoş kokularıyla zihinlerimizin sınırlarını zorlar. Avrupa'nın ortasındaki Provence, bu büyülü güzelliği ev sahipliği yapmaktadır. Lavanta vadilerinin büyüsü, ziyaretçilerine ruhsal yenilenme anlamını taşır. Keyifli bir seyahat için Provence'i ziyaret edin ve doğanın güzelliğiyle kendinizi yenileyin. …